XXI. asra yaklaşırken, dünyanın, tarihin hiçbir döneminde görülmedikbir hızla değişim gösterdiğini izliyoruz. Bu süreç göz kamaştırıcı, aynı zamandaürkütücüdür. Bazı toplumlar daha çok tüketecekleri, refah düzeyiyüksek bir toplumsal yapıya hızla yönelirken, değişmenin farklı seviyelerindebulunan birçok toplumda işsizliğin hızla arttığını, gelir dağılımınınbozulduğunu, sosyal sorunların yoğunlaştığını görüyoruz. Değişiminboyutlarını iyi yakalayan toplumlar, işsizliğin, enflasyonun %2'1er,buna mukabil büyümenin %5'1ere ulaştığı yeni büyüme modellerine doğruhızla yönelirken; bu boyutları yakalamayan toplumlarda ise, ihracat yerineithalat artmakta; işsizlik, enflasyon, iç ve dış borçlar hızla yükselirken, büyümeyavaşlamaktadır.
Devamını Oku..